INTRODUCTION: The aim of this study is to evaluate the role of inflammation in the underlying pathophysiology of adolescent depression by evaluating neutrophile-lymphocyte ratio (NLR), platelet-lymphocyte ratio (PLR) and hemogram parameters and also to determine whether there is a relationship between depression severity and inflammatory parameters.
METHODS: This retrospective study was carried out on 93 major depressive disorder (MDD) patients and 65 healthy control. Clinical features such as diagnosis date, diagnosis during admission to hospital using DSM-5 diagnostic criteria, comorbid physical and psychiatric illness, drug use, previous psychiatric diagnosis, history of suicide attempt were determined. In addition, hemogram parameters of the participant included in the study in the hospital data system were used.
RESULTS: NLR and platelet distribution width (PDW) were found to be statistically significantly higher in the patient group than in the control group (p<0.05). A weakly significant positive correlation (p=0.039, r=0.165) was found between NLR and depression severity scale; a positive correlation was found between PDW and depression scale scores and depression severity scale total scores (p<0.001, r= 0.317; p<0.001, r=0.320, respectively).
DISCUSSION AND CONCLUSION: NLR and PDW were found to be significantly higher in patients with MDD than in healthy controls, and it supports the possible role of low-grade inflammation in the pathophysiology of MDD. In the next years, prospective studies in which hemogram parameters are evaluated together with proinflammatory cytokines will more clearly illuminate the role of inflammation and platelet activation in the etiology of MDD in adolescents.
GİRİŞ ve AMAÇ: Bu çalışmanın amacı, nötrofil-lenfosit oranı (NLR), platelet-lenfosit oranı (PLR) ve hemogram parametrelerinin değerlendirilerek adolesan depresyonunun altta yatan patofizyolojisinde inflamasyonun rolünü değerlendirmek ve ayrıca depresyon şiddeti ile inflamatuar parametreler arasında bir ilişki olup olmadığını belirlemektir.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Bu retrospektif çalışmaya, majör depresif bozukluğu (MDB) olan 93 hasta ve 65 sağlıklı kontrol alındı. Ayrıca tanı tarihi, DSM-5 tanı kriterlerini kullanarak hastaneye başvuru sırasında tanı, komorbid fiziksel ve psikiyatrik hastalık, ilaç kullanımı, daha önce psikiyatrik tanı varlığı, intihar girişim öyküsü gibi klinik özellikleri belirlendi. Ayrıca çalışmada yer alan olguların hastane veri sisteminde yer alan hemogram parametreleri kullanıldı.
BULGULAR: NLR ve platelet dağılım hacmi (PDW) hasta grubunda kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek saptanmıştır (p<0.05). NLR ile depresyon şiddet ölçeği arasında zayıf düzeyde anlamlı pozitif korelasyon (p=0.039, r=0.165), PDW ile depresyon ölçek skorları ile depresyon şiddet ölçeği toplam skorları arasında pozitif korelasyon (sırasıyla p<0.001, r= 0.317; p<0.001, r=0.320) saptandı.
TARTIŞMA ve SONUÇ: NLR ve PDW'nin MDB'li hastalarda sağlıklı kontrollere göre anlamlı olarak daha yüksek olduğu saptandı ve düşük dereceli inflamasyonun MDB patofizyolojisinde muhtemel rolünü desteklemektedir. Gelecek yıllarda prospektif, hemogram parametrelerinin proinflamatuar sitokinlerle birlikte değerlendirildiği çalışmaların yapılması ergenlerde majör depresif bozukluğun etiyolojisindeki inflamasyon ve platelet aktivasyonunun rolünü daha net aydınlatacaktır.